Veteriner Dairesi, kuş gribinden (Tavuk Vebası, Avian İnfluenza) korunmak adına kanatlı hayvan yetiştiricilerinin tüm kümes hayvanlarını kapalı alanlarda tutması çağrısında bulundu.

Daireden yapılan açıklamada, kuş gribinin yayılmasında göçmen kuşların önemli rol oynadığı, ülkenin önemli göçmen kuş göç rotası üzerinde bulunduğundan risk altında olduğu bildirildi.

Kanatlı hayvan hastalığı olan kuş gribinin hasta hayvanlara temas eden hayvanlara bulaşabileceği belirtilen açıklamada, “İnsanlar hasta veya hastalıktan ölen hayvanlara direkt temas ederek veya hasta hayvanların dışkıları, salya, burun ve göz akıntıları ile bulaşmış araç ve gereçler ile temas ederek veya virüsün bulunduğu havayı soluyarak hastalığa yakalanabilir.” ifadeleri kullandı.

-Güneyde iki işletmede vaka görüldü

Güney Kıbrıs Veteriner Hizmetleri tarafından 26 Kasım tarihinde Mağusa Bölgesindeki (Güney Kıbrıs) iki adet su kuşu işletmesinde kuş gribi (Tavuk Vebası, Avian İnfluenza) vakası belirlendiğinin açıklandığı anımsatıldı.

Yapılan açıklamada etkilenen işletmelerde ve çevredeki kanatlı işletmelerinde gerekli önlemlerin alındığı belirtildi.

Tavuk, hindi gibi evcil kanatlı hayvanlarda yüksek oranda ölüm meydana getiren ve insanlara da bulaşabilen hastalığın son yıllarda hem evcil kanatlı hayvanlarda hem de yabanıl kuşlarda birçok ülkede görüldüğü ifade edilen açıklamada, adada görülen hastalıktan insanları ve kümes hayvanlarını korumak için alınması gereken önlemlere yer verildi.

Özellikle Gazimağusa bölgesindeki ve sulak alanlara yakın bölgedeki kanatlı hayvan yetiştiricilerinin tüm kümes hayvanlarını kapalı alanlarda tutması gerektiği belirtilen açıklamada, alınması gereken önlemler şöyle sıralandı:

“Kanatlı kümes hayvanların, yabani kuşlar ile temasının engellenmesi için gereken önlemlerin alınması, yemliklerin ve sulukların kapalı alanlarda bulunması ve diğer hayvanların ulaşmayacağı yerlerde olması, kümeslerin gerekli temizliklerinin sürekli yapılması ve hijyen önlemlerinin alınması, kümeslere girerken ve hayvanlar ile temas ederken koruma amaçlı maske, eldiven gibi bireysel önlemlerin alınması, özellikle çocukların ve diğer insanların kümes hayvanları ile temasının engellenmesi, yabani kuşlar ile teması olan avcıların ve kuş gözlemcilerin ölü bulunmuş yabani kuşlar ile temas etmemesi ve hem evcil hayvanlarda hem de yaban kuşlarında gözlenen yüksek miktarda ölümlerin vakit geçirmeden aşağıda belirtilen iletişim adreslerinde Veteriner Dairesine bildirilmesi hastalıktan korunmak ve bulaşın durdurulması için önemlidir.

İletişim: Girne Veteriner Dairesi 8152110, Güzelyurt Veteriner Dairesi 7142925, Gazimağusa Veteriner Dairesi 3665335, Geçitkale Veteriner Dairesi 3733326, İskele Veteriner Dairesi 3712575, Vadili Veteriner Dairesi 3977551, Ziyamet Veteriner Dairesi 3812106, Lefkoşa Veteriner Dairesi 2253751”

-Kuş gribi (tavuk vebası) hastalığı ve alınması gereken önlemler

Tavuk vebası olarak da bilinen kuş gribinin kanatlı hayvanların çok bulaşıcı ve öldürücü viral bir hastalığı olduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

“Hastalık tüm kanatlı hayvanlarda görülmektedir. Özellikler yaban kazı, yaban ördeği, kuğu gibi yabani su kuşları ve tavuk, hindi, ördek, kaz gibi evcil kanatlı hayvanları etkilemektedir. Domuz, at, kaplan, balina, fok gibi memeli hayvanlar bulaştığı bildirilmiştir”

“Hastalık sindirim, solunum, deri veya göz yolu ile bulaşabilir”

Hastalığı taşıyan göçmen kuşların hastalığa genellikle dayanıklı olduğu ifade edilen açıklamada, “Hastalığa yakalanan yabanördeği, yaban kazı ve diğer göçmen kuşlar dışkı, salya, burun ve göz akıntıları aracılığı ile kuş gribi virüslerini çevreye bulaştırır. Hasta hayvanlar ile temas eden veya onların bulaştırdığı yem, su ve diğer araç ve gereçler ile temas eden evcil kanatlı hayvanlar ve diğer duyarlı hayvanlar bu hastalığa yakalanır” denildi.

Açıklamada, hastalığın sindirim, solunum, deri veya göz yolu ile bulaşabileceği ifade edildi.

-Kanatlı hayvanlarda klinik belirtiler

Açıklamada belirtilerin genellikle virüs vücuda girdikten 2-4 gün sonra ortaya çıktığı ve sürü içinde hızla yayıldığı kaydedildi.

Semptomlar şöyle:

“İştahsızlık ve şiddetli depresyon, solunum güçlüğü, yüz, ibik ve sakallarda şişkinlik ve morarma, iç organlarda, deride ve deri altında şiddetli kanamalar ve morarma, ishal, yumurta veriminde ani düşme veya yumuşak kabuklu yumurta üretimi

Ölümler genellikle 3 gün içinde oluşur. İki günden fazla yaşayan hayvanlarda sinirsel belirtiler, yürüyememe, felç ve daha sonra ölümler görülür. Hastalığı atlatan hayvanlar en az 10 gün süre ile virüs saçmaya devam eder.”

-Virüsün Dayanıklılığı

Kuş gribi virüsünün 22 derecede 4 gün, 0 derecede 1 ay, kanatlı dışkısında 3 ay kadar canlı kalabildiği belirtilen açıklamada, “ayrıca 56 derece 3 saat, 60 derecede 30 dakika ve 80 derece üzerinde 1 dakika ısıl işleme tabi olan virüs etkisiz hale (inaktive olur) gelir. Virüs formalin permanganat, sodyum hipoklorid (çamaşır suyu), amonyum quarter tuzları, kalsiyumhidrat, kresilik asit ve sentetik fenol içeren dezenfektanlara duyarlıdır. Bu dezenfektanların uygun konsantrasyonda uygulanması ile virüs etkisiz hale gelir.” denildi.

-İnsanlara bulaşma

Kanatlı hayvanların bir hastalığı olan kuş gribinin hasta hayvanlara temas eden hayvanlara bulaşabileceği belirtilen açıklamada, “İnsanlar hasta veya hastalıktan ölen hayvanlara direkt temas ederek veya hasta hayvanların dışkıları, salya, burun ve göz akıntıları ile bulaşmış araç ve gereçler ile temas ederek veya virüsün bulunduğu havayı soluyarak hastalığa yakalanabilir.” ifadeleri kullandı.

Açıklamada, gerekli koruyucu tedbirleri almadan kanatlı kümes hayvanı yetiştirenler, kanatlı çiftliklerinde ve kesimhanelerinde çalışanlar ve kanatlı hayvanlar ile yakın teması olan diğer kişilerin hastalığa yakalanma riski bulunduğu ifade edildi.

-Kuş gribinden Korunma

Hastalıktan korunmada kişisel ve çiftlik biogüvenlik tedbirlerinin uygulanması çok önemli olduğu belirtildi.

Güvenlik önlemleri şöyle açıklandı:

“Kanatlı kümes hayvanları ve bunların yem ve suları mutlaka kapalı kümeslerde tutulmalıdır. Kanatlı yetiştiren veya bu yerlerde çalışanlar, mutlaka çalışırken koruyucu elbise giymeli, maske, gözlük, eldiven gibi koruyucu araçlar kullanmalıdır. Farklı türden kanatlı hayvanlar ayrı ayrı barındırılmalıdır. Örneğin tavuk, hindi, kaz, ördek gibi hayvanlar farklı kümeslerde bulundurulmalıdır.

Kümeslerin yapımında kullanılan teller, küçük yabani kuşların bile giremeyeceği kadar dar aralıklı olmalıdır. Fare gibi kemirgenlerin kümese girişi engellenmeli ve kemiriciler ile mücadele edilmelidir. Kümes içerisi ve çevresi temiz tutulmalı ve yem, su, gübre açıkta bulundurulmamalıdır. Kişisel temizlik kurallarına uyulmalı, eller sık sık sabunlu su ile yıkanmalıdır.

Kanatlı hayvanlarda ölüm veya hastalık görülürse veya hastalıktan şüphe edilir ise bu hayvanlara temas edilmemeli ve en kısa sürede durum Veteriner Dairesi’ne bildirmelidir. Hastalığa yakalandıklarından şüphe eden kişiler en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.”

By admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir