Tatar: Kıbrıs Rum Yönetimi ne kadar devletse KKTC de en az o kadar devlettir

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Kıbrıs Rum Yönetimi ne kadar devletse KKTC de en az o kadar devlettir. Bu mücadelenin altında yatan büyük bir tarih vardır. Kıbrıs Türk halkı, Anadolu halkının oradaki uzantısıdır. Serhat bekçileridir.” dedi.

İstanbul Ticaret Odasını (İTO) ziyaretinde gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Tatar, orman yangınları konusunda üzüntüsünü dile getirerek bir an önce söndürülmesi temennisinde bulundu.

Tatar, Kıbrıs’taki çözüm arayışlarına ilişkin federal temeldeki girişimlerin çözüme ulaşmayacağının zaten belli olduğunu anlatarak, “Rumlarla bir devletin ortaklığında öngörülen o eşitlik temelinde bir anlaşmanın mümkün olamayacağı… Çünkü Rumlar Kıbrıs’ta hiçbir zaman maalesef Türkleri eşit görmedi. Devleti yönetme noktasında ne yönetimi ne de zenginlikleri paylaşma niyetinde olmadıkları ve dolayısıyla 50 yıldır bu müzakerelerin bir netice vermemesi sonucunda biz yeni bir anlayış geliştirdik. Yeni bir siyaset geliştirdik. Bunu da Türkiye’nin desteğini alarak, bütün dünyanın gündemine sunduk.” diye konuştu.

“27-29 Nisan’da Cenevre’de yapılan toplantılarda Kıbrıs Türk halkı adına ‘Artık biz, egemen eşitliğe dayalı, yan yana yaşayan iki devletin iş birliğinde Kıbrıs’ta anlaşmanın olabileceğini orada hem BM’ye hem de diğer yetkililere duyurduk. Bu da Kıbrıs müzakere tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. Bir tarih yazılmıştır. Çünkü ilk kez böyle bir pozisyon ortaya konmuştur.” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, bunun Türkiye’nin desteğiyle mümkün olduğunu vurguladı.

Kıbrıslı Türklerin büyük mücadeleler verdiğini anımsatan Tatar, şöyle devam etti:

“Büyük direnç gösterdik. Büyük başarılar ve kazanımlarımız olmuştur. Bütün bu başarılar Türkiye’nin desteğiyle elde edildi. 1 Ağustos’ta Kıbrıs’ın fethinin 450. yıl dönümünü kutladık. Kıbrıs Türk halkı 450 senedir oradadır. O mesajı da verdik. 1571’de 1 yıl süren savaşta Osmanlı donanmasının Venedikliler’den Kıbrıs’ı alma mücadelesinde 60 bin şehit ve dolayısıyla zorlu bir süreçten sonra Kıbrıs fethedildi. Kıbrıs’ta 1878’den sonra adayı Yunanistan’a bağlama konusunda girişimler başladı. Çok tarihten sonra çok sayıda insanımız Anadolu’ya geldi. En az 60 bin insanımız o zaman geri döndü. 1930’larda da İngiltere, Avustralya ve Kanada’ya kadar göçler başladı. Dolayısıyla Kıbrıs’ta muhataplarına her zaman söylediğim nüfus kriteri değildir. Bugün Rum tarafı nüfusu 750 bin, AB içinde büyük devletlere yan yana duruyor. Hatta Güney Kıbrıs, Kıbrıs meselesinde sıkıntıya girdiğinde ‘Veto ederim.’ Kimi veto ediyor? 85 milyonluk Türkiye’yi veto edebiliyor. 85 milyonluk Türkiye’nin 450 milyonluk AB ile olan ilişkilerini 750 bin nüfus veto edebiliyor.”

Tatar, Kıbrıs’ta anlaşmanın artık eski zihniyete göre olamayacağına dikkati çekerek, “Egemen, eşitliğe dayalı, yan yana yaşayan iki devletin iş birliğiyle bir anlaşma olabilir. O devletse ben de devletim. Onun devleti ne kadar meşru ise benim devletim de o kadar meşru. Kıbrıs Rum Yönetimi ne kadar devletse KKTC de en az o kadar devlettir. Bu mücadelenin altında yatan büyük bir tarih vardır. Kıbrıs Türk halkı, Anadolu halkının oradaki uzantısıdır. Serhat bekçileridir.” ifadelerini kullandı.

By admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir