Salgın sürecinden en çok etkilenen sektör kuşkusuz sağlık sektörü. Pandemiyle sarsılan sağlık turizmi artık yaralarını sarmaya hazırlanıyor. Dışişleri Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı uluslararası hastalara vize kolaylığı sağlanması konusunda mutabakata vardı. Böylece sağlık hizmeti almak isteyen uluslararası hastalar daha hızlı ve kolay vize alabilecek. Peki bu kararın sağlık turizmi üzerindeki etkisi ne kadar kuvvetli olacak? Türkiye’de sağlık turizminin dünü, bugünü ve pandemi sonrasını TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’ya sorduk.
Bağlıkaya’ya göre, vize kolaylığının, sağlık turizmine olumlu yansımaları olacak.
“Dünyanın dört bir yanından misafirlerimiz ülkemize şifa bulmak için geliyorlar. Dolayısıyla yurt dışından ülkemize sağlık turizmi kapsamında gerçekleştirilecek olan seyahatlerde, gelecek hastalara vize kolaylığı sağlanmasının sağlık turizminin gelişimi noktasında çok olumlu yansımaları olacağına inanıyoruz. İmzalanan protokol, vize alım sürecinin hızlanmasını sağlarken Türkiye’nin sağlık turizmi anlamında sahip olduğu rekabet avantajının da artmasını sağlayacaktır.”
Türkiye’de sağlık turizmi pandemiden nasıl etkilendi?
Pandemi, ortaya çıktığı ilk andan itibaren dünya turizmini oldukça olumsuz etkiledi. Öyle ki, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü verilerine göre 2020 yılında uluslararası seyahat hareketleri yüzde 74 gerileme gösterdi. Türkiye’ye gelen toplam ziyaretçi sayısı ise 2019 yılına göre yüzde 69 oranında düştü.
Firuz Bağlıkaya seyahatlerdeki bu gerilemenin doğal sonucu olarak sağlık turizmini de etkilediğini ve ziyaretçi sayısını neredeyse yarı yarıya azalttığını anlattı:
“Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; ülkemize “Sağlık ve Tıbbi Nedenlerle” gelen ziyaretçi sayısı 2019 yılında 662 bin 87 kişiye ulaşmıştı. Pandemi nedeniyle birçok ülkenin sınırlarını kapatması ve vatandaşlarının yurt dışı seyahatlerini kısıtlaması nedeniyle 2020 yılında sağlık turizmi kapsamında gelen ziyaretçi sayısında yüzde 41 oranında düşüş yaşandı. TÜİK verilerine göre 2020 yılında ülkemize sağlık turizmi kapsamında gelen ziyaretçi sayısı 388.150 kişi oldu.
Türkiye sağlık turizminde ilk 10 ülke arasında
“Türkiye, son yıllarda gerçekleştirdiği atılımlarla sağlık turizmi alanında dünya genelinde bir markaya dönüşmüş durumda. Ülkemiz onkoloji, kardiyoloji ve organ nakli gibi tıbbi tedavilerin yanı sıra estetik, saç ekimi ve diş tedavisi gibi alanlardaki başarısıyla dünyada en çok sağlık turisti çeken ilk 10 ülke arasında yer alıyor.”
Türkiye, sağlık turizmi alanında en çok ziyaretçiyi Azerbaycan, İngiltere, Almanya, Gürcistan ve İspanya’dan alıyor. Bu ülkeleri Amerika Birleşik Devletleri, İran, Fransa ve Hollanda izlerken diğer en önemli kaynak pazarlarımız arasında Batı Asya ülkeleri ve Afrika ülkeleri yer alıyor. Türkiye’nin sağlık turizmi alanındaki yükselişi son yıllarda hız kazandı. TÜİK verilerine göre; “Sağlık ve Tıbbi Nedenlerle” gelen ziyaretçi sayısı 2015 yılında 360 bin seviyesindeyken bu sayı pandemi öncesi dönem olan 2019 yılında 662 bin 87 kişiye ulaştı.
Firuz Bağlıkaya Türkiye’nin bu denli tercih edilmesideki en temel nedenin, başarılı sağlık sistemi olduğunu söylüyor:
“Türkiye dünya genelinde övgü alan çok başarılı bir sağlık sistemine sahip. Ülkemizdeki hastaneler, gerek sahip oldukları fiziki niteliklerle gerekse de tıp dünyasındaki son teknolojileri kullanmalarıyla öne çıkıyor. Ülke olarak pandeminin ilk döneminden itibaren dünya genelinde 120’den fazla ülkeye solunum cihazı ve maske başta olmak üzere acil ihtiyaç malzemeleri göndermemiz de Türkiye’nin sağlık alanındaki gelişmiş altyapısı açısından önemli bir gösterge oldu. Ayrıca kendi Covid aşımız olan Turkovac’ı geliştirmemizin de ülkemizin sağlık turizmi alanındaki imajını önümüzdeki süreçte olumlu biçimde destekleyeceğine inanıyorum.”
“Ülkemizin sağlık turizmindeki en önemli gücünü oluşturan unsurlardan biri de sahip olduğumuz uzman sağlık kadromuz.Türkiye’de, tıp alanında hizmet veren kadrolarımız çok nitelikli çalışanlardan oluşuyor. Bununla birlikte turizm çalışanlarımızın misafir memnuniyetine dayalı hizmet anlayışı ile son derece nitelikli hizmet sunumu gerçekleştirmeleri de sağlık turizmindeki gelişimimizi destekliyor.”
Türkiye sağlık turizmi alanında hizmet kalitesi-fiyat dengesi konusunda da önemli bir avantaja sahip bulunuyor.
“Türkiye’nin 3 saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar insanın kolaylıkla ulaşabileceği bir konumda bulunması da sağlık turizmi açısından avantaj oluşturuyor. Ülkemizin sahip olduğu bu konum avantajı, gelişmiş ulaşım altyapısı ile destekleniyor. Özellikle İstanbul’un havacılık anlamında dünyanın en önemli merkezlerinden birine dönüşmesi ülkemize sağlık turizmi alanındaki ilgiyi artırıyor.”
TRT
