Gürkan Harman 19 yaşında, üç çocuklu Harman ailesinin en küçüğü. Otizm teşhisi konulduğunda dört buçuk yaşlarındaydı. Ailesi biran olsun yalnız bırakmadı. En büyük destekçisi oldu.
Atletizme ilgisi 12 yaşlarında keşfedildi. Öğretmenlerinin yönlendirmesiyle hayatını spora adadı. İstanbul ve Mersin’deki atletizm yarışmalarına katıldı. 400 metre genç erkekler kategorisinde kürsüye çıktı.
En sevdiği türkü Gesi Bağları
Atletizm gibi müziğe de ilgi duydu Gürkan Harman. En sevdiği türkü ise Gesi Bağları.
Burak Ay da Gürkan’ın yakın arkadaşlarından. O da özel çocuklardan. Şimdi 17 yaşında. Otizm teşhisi iki buçuk yaşında konuldu. Erken tanının ardından eğitim, hayatından hiç eksilmedi. Ay ailesinin baş etmesi gereken yalnızca otizm değildi.
Burak 6 yaşına geldiğinde konuşmayı öğrendi. Aile tüm zorluklara rağmen yılmadı. En büyük destekçisi annesi Selda Ay oldu.
Hayali şoför olmak
Hayali şoför olmak, Burak’ın ve kız kardeşini arabayla gezdirmek. Bu hayaller gerçek olur mu? Şimdilik kestirmek güç. Ancak Burak’ın heyecanı bile aile için yaşam kaynağı.
Burak artık tüm ihtiyaçlarını tek başına karşılayabiliyor. Hatta annesine de ev işlerinde yardım ediyor.
Türkiye’de 335 bin özel çocuk var
Türkiye’de bugün 335 bin özel gereksinimli çocuk eğitim görüyor. İstanbul’da onları hayata adapte edecek 93 özel eğitim okulu bulunuyor.
Megakentte 67 bin öğrenci bu okullarda eğitim alıyor. Gelecekleri öğretmenlerin özverisiyle inşa ediliyor.
Desteğe ihtiyaçları var
Ancak birinci şart erken teşhisin konulması. Ardından ailelerin durumu kabul etmesi önemli. Aksi takdirde hayata adapte olmaları giderek güçleşiyor.
Fiziksel gelişimlerinin hiçbir farkı yok. Ancak çoğu zaman iletişim güçlüğü yaşıyorlar. Çevredeki uyaranlara tepkileri de alışılmışın dışında.
Onlara sağlanacak destekle hayata kazandırılmaları imkansız değil.
Kamera: Mustafa Oğuz-Edebali Koçdemir
Kurgu: Ufuk Özenateş
TRT