Başbakan Faiz Sucuoğlu,Meclis Genel Kurulu’nda alkollü içeceklere yapılan zamların tekrardan değerlendirileceğini açıkladı.

Sucuoğlu, elektriğe yapılan zamla bir kazanç yaratılmadığını, maliyet ve satış farkının sıfır seviyesine getirildiğini ancak sürecin zam yapılmadan sürekli borç alarak yürütülmesinin mümkün olamayacağını ifade etti.

Başbakan Sucuoğlu, pandemi ve Ukrayna’daki savaş kaynaklı ekonomide reel fiyatlarla yüzde 16,2’lik bir daralma olduğunu; Dolar bazında kişi başı düşen gelirde de yüzde 20.5’lik bir azalma yaşandığını açıkladı.

Cumhuriyet Meclisi’nde güncel konuşmalar devam ediyor.

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Özersay, Cumhuriyet Meclisi’nde Başbakan Faiz Sucuoğlu’na elektrik konusunda bir takım sorular yöneltti.

Elektrik kesintileri ve yakıt sıkıntısına değinen Özersay, “Kaç günlük yakıt kaldı? Bir sonraki yakıt ne zaman gelecek?” diye sordu.

Oğuzhan Hasipoğlu’nun Çalışma Bakanı olarak görev yaptığı kısa sürede, bakanlığa Sigorta Fonu’ndan sınav ve münhalsiz atama yapıldığını ve atama yapılan kişinin daha önce Ulusal Birlik Partisi’nde (UBP) çalıştığını belirten Özersay, istihdamlar konusunda hassas davranılması gerektiğini söyledi. Özersay, 9 kişilik kadro olmasına rağmen ülkede basınçlı kapıları, asansör, çelik halat gibi cihazların teftişini yapan sadece 2 kişi bulunduğunu, ihtiyaç bulunan alanlara gerekli istihdamların yapılması gerektiğini kaydetti.

Atanan kişinin UBP’de çalıştığı süre boyunca sigortasının yatırılmadığını da öne süren Özersay, “Nasıl şirketlerden ‘borcu yoktur’ yazısı istenir, seçimden önce siyasi partilerden de istenmelidir” dedi.

Özersay, gümrüğe yapılması planlanan istihdamların da, “bazı kişilerin alınmaması” için ertelendiğini ve hakkı olan kişilerin beklemede kaldığını belirterek, konuya ilişkin açıklama talep etti.

Ülkedeki korsan taşımacılık sıkıntısına da değinen Özersay, bu konuda denetimin artırılması gerektiğini söyledi ve hotel, gazino, tüp bebek hastanesi gibi kurumlara bazen özel izin verildiğini, buna da taksicilerin tolerans gösterdiğini ancak şu anda korsan taşımacılıkta büyük bir artış olduğunu ve taksicilerin yasal zeminle desteklenmesi gerektiğini söyledi.

Serbest Liman’da da büyük bir sıkıntı yaşandığına dikkat çeken Özersay, mevcut müdür eksikliğinin bir an önce giderilmesi gerektiğini belirtti.

Özersay, son olarak, Tarım Bakanlığı tarafından sağlanan doğrudan gelir desteğinin bir önceki yıldan kalan ödemesinin halen verilmediğine işaret ederek, tarımcının borç almak durumunda kaldığını kaydetti ve bu ödeme için planlanan tarihe ilişkin bilgi talep etti.

 

 

Sırasıyla Özersay’ın sorularına yanıt veren Başbakan Faiz Sucuoğlu, termik santralde dün yaşanan arızanın dün akşam giderildiği belirtti. Mevcut yaklaşık 2 bin 400 ton yakıtın olduğunu, günlük 450 ton kullanıldığını ve Çarşamba günü yeni yakıtın geleceğini söyleyen Sucuoğlu, bu konuda bir sıkıntı görünmediğini belirtti.

Sucuoğlu, Serbest Liman’da müdür atamasına dair bugün itibarıyla çalışma başlatıldığını ve bir-iki gün içerisinde tamamlanacağı kaydetti.

Sigorta Fonu’ndan istihdamların, her parti tarafından her dönemde yapıldığını söyleyen Sucuoğlu, söz konusu kişinin istihdamı için bir ihtiyaç duyulmuş olabileceğini belirtti ve bu fondan alınan kişilerin, başka yere atanamaz konumda olduklarını vurguladı.

Korsan taksilere yönelik tasarı üzerinde çalışmaların devam ettiğini söyleyen Başbakan Sucuoğlu, doğrudan gelir desteğine ilişkin de Maliye ve Tarım Bakanları ile görüşmeden bir tarih veremeyeceğini ancak imkanlar dahilinde bu kişilere katkılar verilmeye çalışıldığını belirtti.

Sucuoğlu, gümrük istihdamındaki kişi sıralamasında yaşanan sıkıntı hakkında bilgi vererek, bir kişinin yargı sürecine takıldığını ve yargının kararını beklediklerini, çözümlenince tüm bekleyen kişilere haklarının tanınacağını ifade etti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, yaptığı konuşmada, ülkenin kaynaklarının kıt olduğunu, bu nedenle planlı ve önceliklerin belirlenerek kullanılması gerektiğini ancak şu anda kaynakların önde gelene veya ilk şikayet edene aktarıldığını söyledi.

Son günlerde, Türkiye Cumhuriyeti ile Ekonomik ve Mali İşbirliği Protokolü çalışmalarının yürütüldüğünü hatırlatan Erhürman, bu çalışmalardan önce iç çalışmaların tamamlanmış olması gerektiğine değinerek, ”Şu anki protokol görüşmeleri hangi zeminin üzerinden yürüyor? Meclisin bundan haberi yok” dedi.

Protokolden ortaya çıkacak kaynağın, ne kadarının gerçekleştirebileceğinin ve nasıl değerlendirileceğinin büyük önem arz ettiğini söyleyen Erhürman, özellikle, protokolde, Türk Lirası kullanımından kaynaklı ihtiyat akçesinin bulunup bulunmayacağını sordu.

Erhürman, bugüne kadar yapılan protokollerin hepsinin gerçekleştirilemediği ve kaynaktan her sektörün yararlanamadığını, bu nedenle protokoller sisteminin tekrardan değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Hammadde, akaryakıt gibi zamların yapılması konusunda mevcut durumdan dolayı eleştiri yapmanın doğru olmadığını ancak elektrik ve alkollü içeceklere getirilen zammın “olması gereken zamlardan” olmadığını vurgulayan Erhürman, elektik zammının tümüyle halka yansıtılmak yerine maliye ve halk arasında bölüştürülmesi gerektiğini kaydetti.

Erhürman, alkollü içeceklere getirilen zammı ise “Ekonomik akıldan yoksun” olarak nitelendirerek, bu zammın sigaraya getirilen zam gibi olmadığına, birçok sektöre domino etkisi yaratarak, maliyeye kazanç yerine zarar getireceğine işaret etti.

Fiyat istikrar fonunda 3-4 lira zammın görüşülebileceği ancak 30-40 lira yapılan zamların kabul edilemeyeceğini kaydeden Erhürman, güneydeki bazı içeceklerin daha ucuz kaldığını söyledi ve konunun tekrardan gözden geçirilmesini talep etti.

Erhürman, gümrüğe alınacak personele ilişkin de, bu kişilerin sınavlarının geçerliliğinin 20 gün içerisinde biteceğini, bu nedenle 20 gün içerisinde çözülmesi gerektiğini vurguladı.

Erhürman’ı yanıtlamak üzere yeniden söz alan Başbakan Sucuoğlu, ekonomik sıkıntıların ciddiyetine işaret ederek, pandemi ve Ukrayna’daki savaştan dolayı doğan zararlara değindi ve lokomotif sektörlerden turizmde yaklaşık yüzde 82,7, yükseköğretim de yüzde 36,1 düşüş olduğunu söyledi.

Ülkenin ekonomisinde de, reel fiyatlarla yüzde 16,2’lik bir daralma olduğuna dikkat çeken Sucuoğlu, Dolar bazında kişi başı düşen gelirde de yüzde 20.5’lik bir azalma yaşandığını kaydetti.

Sucuoğlu, cari işlemlerde 2014 yılından beri ilk defa açık olduğuna da işaret ederek, 379 milyon dolar açık olduğunu belirtti.

Sucuoğlu, özel sektöre faiz destekli kredi kullanımı, prim desteği gibi bazı radikal kararlar alınmış olduğunu ve son görüşmelerde bu desteklerin devam edeceğine karar verildiğini bildirdi.

Diğer soruları da yanıtlayan Sucuoğlu, alkollü içecekler konusundaki zamların tekrardan değerlendirileceğini kaydetti ve elektriğe yapılan zamla beraber herhangi bir kazanç yaratılmadığını, sıfır seviyesine getirildiği, ancak sürecin zam yapılmadan sürekli borç alarak yürütülmesinin mümkün olamayacağını ifade etti.

Sucuoğlu, alkollü içeceklere getirilen zamdan gelecek kazancın ise, diğer borçlar için kullanılacağını kaydetti ve AKSA’ya olan borçların her ay ciddi bir şekilde arttığına dikkat çekti.

 

CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay’ın belediye seçimlerinin ertelenmesi kararıyla ertelenen süre boyunca belediyelere ek bir bütçe ayırılıp ayrılmayacağı sorusu üzerine de Sucuoğlu, erteleme kararıyla, hem yeni bir seçim dönemi nedeniyle maliyenin zorlanmayacağını hem de diğer partilerle beraber çalışma fırsatı doğduğunu söyledi.

Sucuoğlu, belediyelere 5 aylık süre boyunca kaynak yaratılması konusunda da, yarın komitede belediyelere dair görüşmelere başlanacağını, görüşülecek yasa tasarıları içerisinde gelir getirici yasanın da dahil olduğunu belirtti ve “Hiç olmazsa şu anki durumlarından daha iyi noktaya getireceğiz” dedi.

Daha sonra kürsüye gelen CTP Milletvekili Salahi Şahiner, elektrik kesintilerine yönelik bilgilerin kamuoyuna doğru yansıtılmadığını söyleyerek, elektrik kesintilerinin üretim yetersizliğinden dolayı olmasının doğru olduğunu ancak kapasite eksikliğinden sıkıntıların yaşandığının doğru olmadığını belirtti.

Şahiner, pik saatlerde halkın kullandığı toplam miktarın kurulu gücün yüzde 70’ine tekabül ettiğini ve bunun sadece birkaç saatlik olduğunu, ihtiyaç duyulan 320 mgw’nin 100-150 mgw’sinin Güney Kıbrıs’tan ve AKSA’dan alındığını dile getirdi.

“Bu gemi bu şekilde yürümez. Bu KIB-TEK’in suçu değil, siyaseten atanmışların yaptığı hatalar nedeniyle bile bile bu ülkede karanlığa gömülüyoruz” şeklinde konuşan Şahiner, tesisteki makinelerin bakım ve onarımının yapılmamasından dolayı bugün üretim yapılamadığını savunmadı.

Şahiner, kullanılan malzeme nedeniyle buhar tribünlerine zarar verildiğine yönelik iddialara da yer vererek, Çevre Dairesi’ni göreve çağırdı ve araştırılmasını talep etti.

Yakıt sevkiyat programı hakkında da bilgi veren Şahiner, son yapılan takvimlendirmede 20 Mart ve 19 Nisan tarihleri arasında sadece 12 ton yakıtın geleceğini ve bunun yeterli olmayacağını belirterek, bunun yakıtsız bırakmak için bilerek yapıldığını öne sürdü.

Şahiner, yakıtın bitmeye doğru çağrılmasının doğru olmadığını, bir fırtına çıkması durumunda, ülkenin karanlığa mahkum olacağına da dikkat çekti ve yapılanların AKSA ile sözleşmenin uzatılması içi mi yapıldığını sordu.

 

 

Milletvekili Şahiner’e yanıt veren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy ise, Şahiner’i süreci yanlış yönlendirmekle suçladı.

Yakıt sevkiyatı hakkında bilgi veren Taçoy, toplamda 60 bin ton yakıt geleceğini ancak 20-22 Mart tarihlerinde Rusya-Ukrayna arasındaki krizi nedeniyle akaryakıt gelemediğini, firmanın akaryakıta ulaşamadığını söyledi.

Taçoy, gündüz saatlerinde güneş enerjisi üretiminin fazla olduğunu, bu nedenle güneyden ve AKSA’dan elektrik almaya gerek olmadığını belirtti; Teknecik’teki arızalı 3 makinenin olduğunu ve makineler için çalışmaların yapıldığını kaydetti.

Hava sıcaklığı arttıkça planlanan elektrik kesintilerin yapılmamaya başladığını ifade eden Taçoy, pik zamanlarının azalıyor olduğunu vurguladı.

Taçoy, kendisinin bakan olduğu dönemde, 2020 yılında halka yansıtmadan, devlet tarifelerine zam yaptığına, 2020 yılı sonunda da enflasyon değerlendirilerek artış önerdiğine dikkat çekti “Ancak bu yapılmadı” dedi.

Taçoy’dan sonra yeniden söz alan CTP Milletvekili Salahi Şahiner, elektrik fiyatlarının belirlenebilmesi için var olan Elektrik İnkişaf Nizamnamesi’ne uygun davranmamanın suç olduğunu vurguladı.

Makinelerin bakımının 3 yıl boyunca ertelenemeyeceğini ve yakıtın tedariğinin son güne bırakılamayacağını söyleyen Şahiner, bunların görevi ihmal olduğunu ifade etti.

Şahiner, AKSA ile sözleşmenin uzatılması için kötü niyetli bir plan olduğu haberlerinin geldiğini de savundu.

“Pahalılığın nedenleri ve çözüm önerileri” konulu konuşma yapma istemiyle kürsüye çıkan CTP Milletvekili Devrim Barçın konuşmasında, Başbakan’ın alkole yapılan artışın AKSA’ya borcun ödenmesi için kullanılacağını itiraf ettiğini ve hükümetin yasalara aykırı davrandığını ve bunun yasalara aykırı olduğunu savundu.

Barçın konuşmasında, KKTC ve TC’deki net asgari ücretin alım gücü karşılaştırmasını yaparak, Şubat 2022 itibariyle TC’deki yıllık enflasyon yüzde 54,44 iken KKTC’deki yıllık enflasyonun yüzde 64,30 olduğunu vurguladı.

KKTC’deki net asgari ücretin 6 bin 90 TL, TC’deki net asgari ücretin ise 4 bin 253 TL olduğunu hatırlatan Barçın, net asgari ücretle KKTC’de 287 kg ekmek alınabilirken TC’de 360 kg ekmek alınabileceğini vurguladı.

Enflasyon vergisinden bahseden Barçın, “Enflasyon vergisi, devletin bütçe açıklarını para basımı ile finanse etmesinin enflasyona yol açması nedeniyle kişilerin ellerindeki paranın satın alma gücünün tıpkı devlete vergi vermeleri durumundaki gibi azalmasıdır” diyerek, TL kullanılması nedeniyle 2018 yılında ödenen enflasyon vergisi 749 milyon 113 bin TL iken TC’den alınan hibe miktarının 486 milyon TL, 2021 yılında ise ödenen enflasyon vergisi 3 milyar 196 milyon TL iken TC’den alınan hibe miktarının 1 milyar 341 milyon 707 Bin TL olduğunu anlattı ve TL kullanımından kaynaklı ödenen enflasyon vergisi miktarında TC’den kaynak alınamaması nedeniyle ciddi mali sıkıntılar yaşandığını kaydetti.

Türkiye ile para birliği anlaşması yapılarak enflasyon vergisinin KKTC bütçesine aktarılmasının sağlanması gerektiğini ifade eden Barçın, “Bu süreç tamamlanıncaya kadar da ücretler de dahil tüm ekonomik ilişkilerde stabil para birimine endeksli TL kullanımına yönelik çalışma başlatılıp bu yönde uygulamaya geçilmelidir” dedi.

Antik Mısır köleleri ile KKTC’deki asgari ücretliyi kıyaslayan Barçın, Antik Mısır kölelerine günlük ödeme olarak 4 litre bira ve 500 gr ekmek verildiğini anlatarak, günümüzde KKTC’de 4 litre biranın 128 TL ve 500 gram ekmeğin 15 TL olduğunu, bunun da günlük 143 TL, aylık 4 bin 290 TL tuttuğunu belirtti. Buna 3 bin 272 TL kira ile 630 TL Sosyal Sigorta masrafı da eklenince tutarın 8 bin 192 TL’ye çıktığını belirten Barçın, asgari ücretin 7 bin TL olduğunu anımsattı ve “Allah’tan kölelik bitmiş” dedi.

TAK/BRT

By admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir