Küresel piyasalar, geçen hafta ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin sözle yönlendirmeleri ve resesyon endişeleriyle karışık seyrederken, gelecek hafta gözler dünya genelinde açıklanacak öncü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerine çevrildi.

ABD’de aralık ayında Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yılık yüzde 6,2 artışla tahminlerin altında kalırken, Euro Bölgesi, Almanya ve İngiltere’de açıklanan enflasyon verileri de beklentiler doğrultusunda geldi.

Enflasyon verilerinin ardından fiyat baskılarının hafifleyeceğine dair oluşan iyimser beklentiler, Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleriyle yerini resesyon endişelerine bıraktı.

St. Louis Fed Başkanı James Bullard, politika faizinde yüzde 5’e ulaşmak için olabildiğince hızlı hareket edilmesi gerektiğini belirtirken, Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester de faizlerin yıl sonu için öngörülen yüzde 5,25-5,50 aralığının biraz üzerine çıkması gerektiğini söyledi. Boston Fed Başkanı Susan Collins de politika faizinin yüzde 5’in biraz üzerine çıkarılması ve bir süre orada tutulması gerektiğini bildirdi.

Diğer yetkililere kıyasla “güvercin” tondaki açıklamaları ile tanınan Fed Başkan Yardımcısı Lael Brainard, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2’ye dönmesini sağlamak için para politikasının bir süre daha kısıtlayıcı olacağı sinyalini verdi.

Açıklamalar sonrası sıkı para politikalarının ne kadar daha süreceğine ilişkin belirsizlik artarken, faiz artırım hızına ilişkin 25 baz puanlık fiyatlamalar biraz daha güç kazandı.

Altının ons fiyatı 1.937,6 dolarla 22 Nisan 2022’den bu yana en yüksek seviyeyi test ettiği haftayı yüzde 0,3 artışla 1.926,6 dolardan tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı da son 1,5 ayda ilk kez 88 doları aşmasının ardından haftayı yüzde 2,5 artışla 87,7 doların üzerinde kapattı.

Dolar endeksi yüzde 0,2 değer kaybederken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi 4 ayın en düşük seviyesini gördü

Geçen hafta ABD’de zayıf makroekonomik verilerin yanı sıra 4. çeyrek şirket finansal sonuçlarından alınan karışık sinyaller de haftanın ikinci yarısından itibaren risk iştahının azalmasında ve resesyon fiyatlamalarında etkili oldu.

Öte yandan ABD Hazine Bakanlığı, federal hükümetin 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmasıyla ülkenin temerrüde düşmesini önlemek için olağanüstü tedbirleri uygulamaya başladı.

Bu gelişmelerle geçen hafta New York borsasında karışık bir seyir izlendi, Nasdaq endeksi yüzde 0,53 artış kaydederken, S&P 500 yüzde 0,71 ve Dow Jones endeksi yüzde 2 ,71 değer kaybetti.

Dolar endeksi 101,5 ile 31 Mayıs 2022’den bu yana en düşük seviyeyi görmesinin ardından kayıplarını telafi etti ve haftayı yüzde 0,2 azalışla 102’den tamamladı. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 3,32 ile 4 ayın en düşük seviyesini görmesinin ardından yüzde 3,48’de dengelendi.

Gelecek hafta ABD’de yoğun veri gündemi bulunurken, salı öncü PMI verileri, perşembe dayanıklı mal siparişleri, 4. çeyrek nihai Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) ve yeni konut satışları ile cuma kişisel tüketim harcamaları ve Michigan güven endeksi takip edilecek.

Lagarde’ın “faiz artırımlarına devam” sinyali

Avrupa piyasalarında geçen hafta enerji fiyatlarındaki düşüş ve beklentiler paralelinde açıklanan enflasyon verileri risk iştahının artmasını sağladı.

Fiyat baskılarının azalacağı beklentilerinin güçlenmesi ile Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) yılın ikinci yarısında faiz artırımlarını yavaşlatabileceği söylentileri öne çıkarken, ECB Başkanı Christine Lagarde’ın enflasyon hedefine ulaşana kadar faizleri artırmaya devam edeceklerini vurgulaması bu konudaki iyimser beklentileri törpüledi.

Öte yandan hafta boyunca bölgede resesyon olasılığının azaldığına dair yetkililerin açıklamaları da yakından takip edildi.

Euro Grubu Başkanı Paschal Donohoe, Davos’ta gerçekleştirilen Dünya Ekonomik Forumu’nda yaptığı konuşmada ekonominin önemli direnç seviyesinde olduğunu ve resesyonun önlenebileceğini söylerken, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ekonominin resesyona girmeyeceğine inandığını dile getirdi.

İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Andrew Bailey de enflasyonun bahar aylarından itibaren hızla düşme yolunda olduğunu belirterek, İngiltere ekonomisinin resesyona girebileceğini, ancak bunun sığ olacağını söyledi.

Bu gelişmelerle geçen hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,94, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,39, Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,35 azalırken, İtalya’da MIB 30 endeksi yatay bir seyir izledi.

Euro/dolar paritesi,1,0890 seviyesi ile 21 Nisan 2022’den bu yana en yüksek seviyesini test etmesinin ardından haftayı önceki kapanışının yüzde 0,3 üzerinde 1,0860’tan tamamladı.

Gelecek hafta salı Euro Bölgesi, İngiltere ve Almanya’da öncü PMI verileri, çarşamba İngiltere’de ÜFE ve Almanya’da Ifo endeksleri takip edilecek.

Asya’da yeni ay yılı dolayısıyla Çin piyasaları kapalı olacak

Asya tarafında, bu hafta Japonya Merkez Bankası (BoJ) ultra gevşek para politikasında değişikliğe gitmedi. Banka, tahvil faizlerinin daha geniş bir bantta dalgalanmasına izin vereceği beklentilerini de karşılamayarak getiri eğrisi hedef bandını değiştirmedi. Bu gelişme sonrası Japonya’nın 10 yıllık tahvil faizi üst sınır olan yüzde 0,5’i aştı. Ülkede yıllık ortalama enflasyon da yüzde 2,3 ile 1991’den bu yana en yüksek seviyede gerçekleşti.

Çin Merkez Bankası da referans temel faiz oranını beklentiler doğrultusunda değiştirmeyerek yüzde 3,65’te bırakırken, konut kredisi faizlerine ilişkin fiyatlamaları belirleyen 5 yıllık referans oranını da yüzde 4,30’da tuttu.

Öte yandan Çin ekonomisi 2022’de yüzde 3 ile 1976’dan bu yana en düşük ikinci yıllık büyüme oranını kaydetti ve yaklaşık yüzde 5,5 düzeyinde bulunan hükümet hedefinin de altında kaldı.

Bu gelişmelere karşın haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,66, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 2,18, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1,41 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,38 yükseldi.

Gelecek hafta yeni ay yılı dolayısıyla Çin ve Hong Kong piyasaları işleme kapalı olacak. Veri gündeminde ise pazartesi BoJ’un toplantı tutanakları, salı öncü imalat PMI ve cuma Tokyo TÜFE öne çıkacak.

Yurt içi piyasalar pozitif seyretti

Bu hafta yılın ilk para politikası toplantısını gerçekleştiren Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) politika faizini değiştirmeyerek yüzde 9’da bıraktı.

Beklentiler doğrultusunda açıklanan karara ilişkin metinde “Uygulanan bütüncül politikaların desteğiyle enflasyonun seviyesinde ve eğiliminde iyileşmeler görülmeye başlanmıştır. Fiyat istikrarı temel amacımız doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar tüm araçlar kararlılıkla kullanılmaya devam edilecektir.” ifadeleri öne çıktı.

Pay piyasalarında ise risk iştahının güçlü seyretmesi dikkati çekerken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftalık bazda yüzde 10,14 yükselerek 5.490,34 puandan kapandı. Dolar/TL ise haftayı bir önceki haftalık kapanışın yüzde 0,1 üzerinde 18,8034’ten tamamladı.

Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 5.400 ve 5.300 seviyelerinin destek, 5.600 ve 5.700 puanın ise direnç olarak izleneceğini bildirdi.

Gelecek hafta yurt içinde pazartesi Tüketici Güven Endeksi, çarşamba Kapasite Kullanım Oranı ve İmalat Güven Endeksi verileri takip edilecek.

TRT

By admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir