Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs’ta, plastik kirliliğinin oldukça yüksek boyutta olduğuna işaret ederek, ülkedeki plastik kirliliğine karşı ivedi alınması gereken tedbirler, yasal önlemeler ve “sıfır plastik” hedefi ile toplumu bilgilendirici ve eğitici programlar düzenlenmesi gerektiğine işaret etti.
Birlikten yapılan yazılı açıklamada, Akdeniz’deki çevre kirliliğinin yüzde 95’inin nedeninin plastik atıklar olduğuna dikkat çekildi.

Plastik parçalarının, nesli tükenme tehlikesi altında olan başta deniz kaplumbağaları olmak üzere tüm habitatı riske attığına vurgu yapılan açıklamada, plastiğin denizlere, doğaya, insan vücuduna ve canlılara ciddi zararları olduğuna işaret edildi.

“Temiz bir çevre ve sağlıklı bir gelecek için çalışmalıyız” denilen açıklamada, Akdeniz’de olan bir ülke olarak yapılması gerekenler şöyle sıralandı:
“Plastik atık geri dönüşüm ve yeniden kullanım oranını artırmalı, gelişmiş ülkelerin bu konudaki hedefi olan 2030’da %100’e ulaşmalıyız. 2025’e kadar geri dönüştürülmüş malzeme kullanımına ilişkin ulusal hedefler belirlenmelidir. Bu hedefler doğrultusunda geri dönüştürülebilir ambalaj veya geri dönüştürülmüş malzeme kullanan şirketler için daha düşük ücretler ve/veya vergi indirimleri düşünülmelidir. Tek kullanımlık plastik poşet, pipet, tabak, çatal, bardak gibi çevreye çok fazla zarar veren ürünler yasaklanmalı, doğa dostu doğada çözünür ürünler kullanılmalıdır. Doğa dostu ürünlerde KDV sıfırlanmalıdır. Etkili geri dönüşüm ve entegre atık yönetimi planları ile atık toplama ve dönüşümde %100 başarı hedefleyen atık sistemleri kurulmalıdır. Geri dönüştürülemeyen plastik malzemeler yerine üretim ve tedarik zincirlerinde geri dönüştürülebilir, çevreye zararsız veya daha az zararlı ürünlere geçiş yapılmalıdır. Tek kullanımlık plastik ürünlerin kullanımını durdurmak ve plastiksiz bir yaşam hedefi ile ülke olarak sıfır plastik atık politikası benimsenmelidir.”

Açıklamada, vatandaşların yapması gerekenler ise şöyle sıralandı:
“Geri dönüştürülmüş veya plastik yerine biyoçözünürlüğü yüksek ürünler tercih etmeliyiz. Ahşap tarak veya mandallar; selülozdan yapılmış süngerler; plastik yerine seramik tabaklar, kaplar ve fincanlar; cam bardaklar tercih etmeliyiz. Tek kullanımlık ürünlerden kaçınıp plastikten yapılmış pipet, alışveriş poşeti, su şişesi, tabak, çatal, kaşık, bardak, kalem ve çakmak kullanmamalıyız. Gıda ürünlerinin muhafazası için plastik ürünler kullanmamalıyız: Plastik streç film, poşet veya saklama kapları yerine, cam ürünleri tercih etmeliyiz. Mikroplastik içeren sabun ve kozmetik ürünler kullanmayıp ve ürün alırken mutlaka içindeki maddeleri kontrol etmeli, polietilen, polipropilen, polivinil klorür içeren ürünleri almamalıyız. Bulunduğumuz bölgedeki atık ve geri dönüşüm noktalarını saptayıp, geri dönüştürülebilir atıklarımızı o noktalarda dönüşüme atmalıyız. Eğer yoksa, yerel yönetimlerimizden mutlaka talep etmeliyiz. Gereksiz plastik kullanımını azaltmak ve geri dönüşüm ürünlerinin kullanımını artırmak için mağaza ve marketlerden bu tarz ürünleri talep etmeli ve kendi torbalarınızla alışveriş yapmalıyız. Temiz ve sağlıklı bir gelecek için ülke ve toplum olarak, plastik kullanımını azaltıp geri dönüşümü artırıcı tedbirler almalıyız. Çevre dostu bir ada ve Akdeniz için çalışmalı, yöneticilerimizi bu yönde uyarmalı ve taleplere bulunmalıyız. Bu hepimizin görevi ve sorumluluğudur.”

By admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir