Gallant ve Netanyahu, pazar günü kutlanacak Hamursuz Bayramı’ndan önceki törene katılmak için Mitkan Adam askeri üssünde dün bir araya geldi.
İsrail lideri, üste yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“İsrail Savunma Kuvvetleri ve güvenlik güçleri olmadan, İsrail devleti var olamaz. İsrail devletinin varlığını sürdürebilmesi için birbirimizi korumamız, bizi öldürmek isteyenlere karşı kendimizi savunma yeteneğimizi muhafaza etmemiz gerekmektedir.”
Netanyahu’nun birlik ve beraberlik mesajına katılan Gallant ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Düşmanın kurşunları şehirden ya da köyden, dağdan ya da vadiden gelenler arasında ayrım yapmaz. Savaş alanında hepimiz aynıyız, bu yüzden düşmana karşı cephede birlikte hareket etmeliyiz.”
İkili arasındaki ilişkiler, İsrail’de büyük protestolara yol açan yargı reformunun ardından kopma noktasına gelmişti.
Gallant, 25 Mart’ta yayımladığı açıklamada, tartışmalı yargı düzenlemesinin durdurulması için hükümete çağrı yapmış, “Ülke içindeki ayrışma, İsrail ordusuna ve savunma teşkilatına derinlemesine nüfuz etti. Buna izin vermeyeceğim” demişti.
Savunma bakanının çağrısına partisi Likud’dan destek gelirken, Netanyahu’nun ofisinden ertesi gün 26 Mart’ta gelen açıklamada Gallant’ın görevden alındığı duyurulmuştu. Bu açıklamaya rağmen Netanyahu, bakanın görevden uzaklaştırılmasını öngören resmi kararı imzalamamıştı.
İsrail Başbakanlık ofisinden pazartesi günü yapılan açıklamada, Gallant’ın görevine son verilmesi kararının güvenlik gerekçeleri nedeniyle ertelendiği bildirildi.
“Gallant Netanyahu’ya vermek üzere bir özür mektubu hazırladı”
Öte yandan ülkenin önde gelen kanallarından Channel 12’nin kimliğini paylaşmayan üst düzey bir yetkiliye dayandırdığı haberinde, Gallant’ın Netanyahu’ya vermek üzere bir özür mektubu hazırladığı öne sürüldü.
Ayrıca koalisyon hükümetindeki ultra Ortodoks Şas Partisi lideri Arya Deri’nin Netanyahu’ya Gallant’ı görevde tutması için baskı yaptığı da bildirildi. Bazı ABD’li üst düzey yetkililerin de İsrail liderine bu yönde baskı yaptığı savunuldu.
ABD Başkanı Joe Biden, Gallant’la ilgili meseleye dair doğrudan yorum yapmazken, İsrail hükümetinin protestolardaki tutumunu ve yargı reformunu eleştirmişti. Netanyahu ise “Kararlarımızı dışarıdan gelen baskılara göre değil, halkın iradesiyle alıyoruz” ifadelerini kullanmıştı
Yargı düzenlemesi ve protestolar
Radikal sağcı Netanyahu hükümetinin, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören reform paketi nedeniyle İsrail yaklaşık üç aydır protestolarla sarsılıyor.
Hükümet karşıtı yüzbinlerce gösterici, sokaklarda barikat kurup eylem yaparken, polis de protestoculara tazyikli su ve gözyaşartıcıyla müdahale ediyor.
27 Mart’taki gösterilerdeyse bir grup protestocu, Batı Kudüs’teki Başbakanlık konutunun önünde bariyerleri aşmaya çalışırken polisle çatışmıştı. Eylemlerde can kaybı yaşanmazken, 290’dan fazla kişinin gözaltına alındığı bildirilmişti.
Netanyahu ise protestoların ardından mecliste düzenlenmesi planlanan yargı reformu görüşmelerinin belirsiz süreliğine askıya alındığını geçen hafta duyurmuştu.
TRT