Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı “Yerleşkeye Evet” mitinginde vurguladı…
“GÜÇ BUDUR, MİLLİ DAVAYA DESTEK BUDUR, ORGANİZASYON BUDUR!”
Yeniden Doğuş Partisi (YDP), Yerleşkeye destek için Boğaz Piknik Alanında etkinlik düzenledi. Etkinlikte konuşan YDP Genel Başkanı ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, “Bugün buraya toplanarak her kesime bir mesaj verdiniz. Külliye meselesinden dolayı Anavatan Türkiye’ye, KKTC hükümetine ve Cumhurbaşkanı’na hakaret etmeyi bir alışkanlık haline getiren ve külliye üzerinden milli davaya hakaretler yağdıran güruha harika bir cevap verdiniz” dedi.
“30 örgütün toplanarak düzenledikleri mitinglerde protestocuların sayısı 50’yi bulmuyor. Ama sesleri çok çıkıyor” diyen Arıklı, “YDP, 24 saatlik bir çalışmayla etkinlik alanında binden fazla kişiyi bir araya getirmiştir. Güç budur, organizasyon budur, milli davaya destek budur” diye konuştu.
“DEVLET, KENDİNE İNANMAYANLARIN DA MAAŞLARINI ÖDEYECEK!”
Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin kendi öz kaynaklarından KKTC’ye bir Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Meclis Binası ve Millet Bahçesi yapmak için 2 milyar 820 milyon TL’lik bir kaynak ayırdığına işaret eden Arıklı, “O kaynağın en az 2 buçuk milyarı bizim ekonomimize akacak . Orada yüzlerce insanımız çalışacak. Devlet oradan milyonlarca lira vergi toplayacak, o parayla, toplanan vergilerle yolar, okullar yapacak. Sizlerin ve hatta bu devlete inanmayan bu devlete hakaret edenlerin de maaşlarını ödeyecek” dedi ve ekledi: “Bu bir hediye. Bu hediye üzerinden ‘istemezük’ kampanyası yapanlar, aslında Türkiye’den paranın dışında hiçbir şey istemeyen güruhtur. Onlara göre Türkiye sadece para versin ama hiçbir şeye karışmasın. Bunlarda burada inanmadığı devletin mimetlerinden faydalanmaya devam etsinler; Anavatan’a KKTC’ye ve KKTC’yi yönetenlere hakaretler yağdırsınlar. Bunun adına da demokrasi desinler. Sevsinler sizin demokrasinizi.” .
“BİZ DİYORUZ Kİ, O BİNA YAPILACAK…”
Külliyenin zaruri bir ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Arıklı, “Cumhurbaşkanlığı binası sömürge döneminden kalma valilik binasıydı. 1939 yılında sömürge valisi için yapılmıştı o bina. Şu an da çok yetersiz. Binanın üzerinde bulunduğu sur, yavaş yavaş yıkılıyor. Cumhurbaşkanlığı binasının yanındaki binalar gerçekten Devletimize yakışmayan, gecekondu tipi asbest binalar. Orayı görünce Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘size bir bina yapalım’ deme ihtiyacı duydu” ifadelerini kullandı.
Meclis binasının ise eski sigara fabrikası olduğunu hatırlatan Arıklı, “ O güruhun büyük bir kısmı ‘biz bu devleti tanımıyoruz, bu meclis binasını da tanımıyoruz. Biz bu binaya girmek için Rum sahibinden izin belgesi aldık’ diyerek mahkemelerde dahi ifade verdiler. O binanın sahibi olan Rum, 2012 yılında AİHM’e gitti ve binasını istiyor. Şimdi böyle enteresan bir durumda Anavatan Türkiye, kendi öz kaynaklarıyla bize bir yerleşke yapıyor. Buna ısrarla karşı çıkıyorlar ve imza kampanyası düzenliyorlar. Biz de diyoruz ki, kendinizi paralasanız da o yerleşke yapılacak” diye konuştu.
“CTP’LİLERE SORUYORUM… O BİNAYA GİRECEK MİSİNİZ?
Arıklı, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ı da işaret ederek; “Ey Tufan Erhürman sana buradan soruyorum. Sen bir gün cumhurbaşkanı olursan o yerleşkedeki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na gidip oturacak mısın oturmayacak mısın? Aynı şekilde CTP’li milletvekillerine de soruyorum. O meclis binası bittiğinde siz o meclis binasına girecek misiniz girmeyecek misiniz? Bunu şimdiden söyleyin bilmek istiyoruz” dedi ve ekledi: “İşinize geldiğinde popülizm yapmak için, devlete hakaret etmek için KKTC’yi küçük düşürmek için her türlü argümanı kullanıyorsunuz. Ama aynı devletin bütün makamlarına talipsiniz. Biz de diyoruz ki o Yerleşke KKTC ‘nin şanı şerefi olacak. Sizler de İster istemez bu icraata saygı göstereceksiniz. Orada cumhurbaşkanı yerleşkesi de, meclis binası da olacak.”
“SİZ Bİ ADIM ATARSANIZ BİZ ON ADIM ATACAĞIZ”
Yerel seçimlere de işaret eden Arıklı, süreç içerisinde YDP’nin çalışmalarının önümüzdeki hafta içerisinde netleşeceğini söyledi.
Yerel seçimlerin ardından KKTC’nin yeni bir mücadele içine gireceğini belirten Arıklı, “Bu mücadele Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi ve Türk unsurunu istemeyen Amerika ve AB ile Türkiye’nin ve KKTC’nin arasındaki mücadeledir”dedi
ABD’nin, Ege Adalarını Dedeağaç başta olmak üzere ABD üssü haline getirdiğini kaydeden Arıklı, “Lozan Anlaşması’na aykırı olarak bütün Ege Adalarını silahlandırıyor. Şimdi de Güney Kıbrıs’ı üs haline getirmek için çaba gösteriyor. Önümüzdeki süreçte ABD ve Türkiye arasında ciddi bir soğuk ya da piyonu ülkelerle bir sıcak savaş yaşanacak. O savaşa hazırlıklı olmak zorundayız. ABD soğuk savaş taktiklerini iyi bilir. KKTC’yi içerden çökertmek, milli birlik ve beraberliği bozmak için külliye gibi, Belediye reformu gibi meseleleri kullanacak ve Ada’da Türkiye aleyhtarlığını körükleyecek” ifadelerini kullandı.
Annan Planı döneminde; Yenidüzen gazetesinde yazan Sevgül Uludağ’ın sözlerini de hatırlatan Arıklı, “Sevgül Uludağ ‘ABD bizden 30 kişiyi eğitti. O 30 kişi, ülkede 3 bin kişiyi eğitti. O 3 bin kişinin faaliyetleri ile 100 bin kişilik mitingler yaptık’ demişti. İşte bütün mesele bu. ABD, KKTC’deki birlik ve beraberliği bozmak, milli ruhu çökertmek için içeriden eğitilmiş Truva atlarını kullanıyor. O Truva atları Türkiye aleyhtarlığını ve milli unsurları küçültmek, değersizleştirmek ve ötekileştirmek için her türlü metodu kullanıyor, kullanmaya da devam edecekler. Biz de diyoruz ki YDP yeniden meydanlarda. Siz bir adım atarsanız biz on adım atacağız. Siz yüz kişi toplanırsanız biz bin kişi toplanıp size cevap vereceğiz” dedi.
Mitingin yapılacağı duyurulduğunda sosyal medyadan aynı kesimlerin bölücülük suçlamasında bulunduğunu dile getiren Arıklı, Kendileri her türlü eylemi yapar. O eylemlerde bizlere her türlü kin ve nefreti kusarlar. Bu onların en demokratik hakkıdır. Ama YDP demokratik bir eylem yaptığında, bir piknik alanında yüzlerce kişi toplanarak eylem yaptığında bu bölücülük oluyor” dedi ve ekledi: “Bakın efendiler, YDP’nin üç misyonu var. Bunlardan birincisi, KKTC’yi yaşatmak ve kökleştirmek, ikinci misyonumuz,Kıbrıs Türk Halkının çağdaş halkların seviyesinde gelişimini ve refahını sağlamak, milli birlik ve beraberliğini korumak. Üçüncü misyonumuz ise, Türkiye’nin ve yüce Türk Milletinin KKTC’deki hak ve menfaatlerini korumak ve kollamak. YDP bu amaçla kuruldu ve bu amaçla yolumuza devam ediyoruz. Allah yolumuzu açık etin ve birlik beraberliğimizi bozmasın.”