Akkuyu Nükleer Üretim ve İnşaat Organizasyon Direktörü Denis Sezemin, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin 2022 yılında önemli aşamalardan geçtiğini söyledi.
Birinci ünitede önemli çalışmalar yaptıklarını, devreye alma çalışmaları öncesinde bütün ana ekipmanların kurulumunun gerçekleştirildiğine dikkati çeken Sezemin, şöyle devam etti:
“Ana sirkülasyon borusunun kaynak işlemini tamamladık. Dairesel kutup vinç dediğimiz ekipmanın kurulumunu yaptık. Şu an birinci ünite reaktör bölümünde basınç kondansatörü dediğimiz ekipmanın kurulumuna hazırlanıyoruz. Ondan sonra reaktör bölümü kubbe ile kapatılacak. Bu yılın sonuna kadar çok önemli bir aşama olan açık reaktöre su verme aşamasına geçeceğiz. Bu aşamadan sonra filen devreye alma çalışmaları başlayacaktır. Bütün teknolojik sistemlerin, ekipmanların testleri gerçekleştiriliyor olacaktır. Birinci ünitenin türbin bölümünden kondansatör dediğimiz ekipmanın kurulumuna başladık ki bu da turbo jeneratör ünitesinin önemli bir kısmı.”
Santralin önemli bir kısmı olan güç dağıtım bölümünde inşaat ve montaj çalışmalarının tamamlandığını, elektroteknik elemanların kurulumuna hazırlandıklarını dile getiren Sezemin, birinci ünitenin devreye alınması için en az 560 yapı, tesis ve binanın tamamlanıp devreye alınması gerektiğini vurguladı.
“Projede şu an 20 bin kişi çalışıyor”
Akkuyu Nükleer Güç Santrali sahasında bütün alanlarında, genel tesislerde, deniz hidroteknik yapılarında, güç dağıtım sistemi ve diğer alanlarda da çalışmalarına devam ettiklerini anlatan Sezemin, “Şunu da kaydetmek istiyorum; çalışmalar çok aktif şekilde dört güç ünitesi alanında yapılmaktadır. Biz dördüncü güç ünitesinin inşaatına başladıktan sonra Akkuyu Nükleer Güç Santrali, dünyanın en büyük nükleer inşaat sahası haline gelmiştir. Projede şu an 20 bin kişi çalışıyor. Bu personelden yüzde 80’i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır. Önümüzdeki yıl ise personel sayısı 25 bin kişi olacak.” diye konuştu.
Sezemin, Rusya’da nükleer mühendislik alanındaki üniversitelerde eğitimlerini tamamlayan 55 Türk mühendisin Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaatında iş başı yaptığına dikkati çekerek, “Rusya Federasyonu devlet bütçesi tarafından karşılanan bu eğitimden sonra Akkuyu NGS’de fiilen başlamış oldular. Genç mühendisler, Akkuyu Nükleer ailesine katılarak teorik eğitimlerinin ardından sahada uygulamalı bilgi ve tecrübe edinecek.” ifadesini kullandı.
Genç mühendislerin her gün sahaya çıkıp ekipman montajı ve montaj kontrol işlemlerine katıldıklarını belirten Sezemin, “Onlarca yıl çalışacakları iş yerlerinin kurulum ve inşaat aşamasındalar. Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde en az 600 Türk nükleer mühendisi çalışıyor olacak. Onlar da Türkiye Cumhuriyeti nükleer sektörünün insan kaynakları potansiyelinin ana kemiğini oluşturuyor olacaktır. Bu teknik elit kısma ait kişiler, yeni bir nükleer endüstrinin temelini oluşturacaktır Türkiye’de.” diye konuştu.
Akkuyu, İstanbul’un elektrik ihtiyacının tamamını karşılayabilecek kapasitede
Sezemin, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ndeki 4 ünitenin devreye alınmasıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzde 10’unun elektrik ihtiyacının karşılanabileceğinin altını çizerek, “İstikrarlı, sürekli ve temiz bir enerji kaynağı olacak. Önemli olan nükleer santralde elektrik enerjisinin üretiminin iklim koşullarına, rüzgara ve güneşe bağlı olmaksızın sürekli üretilmesi. ‘Kaç konuta elektrik sağlayabilecek nükleer güç santrali?’ sorusuna cevaben şunu diyebilirim ki, Akkuyu Nükleer Güç Santrali İstanbul kadar büyük bir şehrin elektrik ihtiyacının tamamını kapatma kapasitesinde olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Bölgede nesli tükenen deniz kaplumbağaları korunuyor
Sezemin, bu yıl çok önemli bir projenin ortağı olduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
“Nesli tükenen deniz kaplumbağalarının korunması projesi. Akkuyu Nükleer Güç Santrali bölgesinde yaşam alanı olan üç tür deniz kaplumbağası, nesli tükenen tür olarak sayılmaktadır. Şirket çalışanlarımız, plajda kaplumbağaların yuvalama yerlerinde temizlik etkinliği düzenledi. Yumurtadan çıkmış küçük kaplumbağaların denize girmelerine engel olan çöpleri aldırdık. Sağlamış olduğumuz bu yardım, halkla seferberlik, beraberlik unsunu olarak kabul edilmektedir. Hepimiz bu projeye katkı sunmak için çok çalışıyoruz. Bu çalışmayı sürdürmeyi planlıyoruz.”
TRT
