TC Dışişleri Bakanlığından, “Birleşmiş Milletler Barış Gücü Misyonu’nun görev süresinin uzatılmasında KKTC’nin rızasının alınmaması BM’nin kendi kural ve ilkelerine aykırıdır.” açıklaması yapıldı.

TC Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs’ta konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücü Misyonu’nun (BMBG) görev süresinin uzatılmasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) rızasının alınmamasının Birleşmiş Milletler’in (BM) kendi kural ve ilkelerine aykırı olduğunu, bu durumun düzeltilmesini ve KKTC topraklarındaki varlığının sorgulanmaması için BMBG’nin KKTC makamlarıyla bir an evvel bir anlaşma yapmasını beklediklerini bildirdi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, BM Güvenlik Konseyi’nin, Kıbrıs adasındaki BMBG’nin görev süresini bugün aldığı 2587 sayılı kararla altı ay daha uzattığı aktarıldı.

Açıklamada, KKTC Dışişleri Bakanlığının söz konusu kararla ilgili olarak yaptığı açıklamanın tümüyle desteklendiği vurgulanırken, kendi içinde tutarsızlıklarla dolu, gerçeklikten kopuk söz konusu kararda Kıbrıs Türk halkının iradesinin yine yok sayıldığı kaydedildi.

“BMBG’nin görev süresinin uzatılmasında KKTC’nin rızasının alınmaması BM’nin kendi kural ve ilkelerine aykırıdır. Bu durumun düzeltilmesini ve KKTC topraklarındaki varlığının sorgulanmaması için BMBG’nin KKTC makamlarıyla bir an evvel bir anlaşma yapmasını bekliyoruz.” ifadeleri kullanılan açıklamada, kararda, denenmiş ve başarısız olmuş çözüm parametrelerinin otuz yıl önceki konsey kararlarına atıfla Kıbrıs Türk halkına dikte edilmeye çalışılmasının da bir başka garabet olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Güvenlik Konseyi’nin Ada’daki gerçeklere gözlerini kapamaya devam ettiği, Kıbrıs Türk halkının 1960’ta kazandığı egemen eşitliğini, eşit uluslararası statüsünü tanımadığı ve 1963’te işlediği suça rağmen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni (GKRY) Ada’nın tek meşru temsilcisi olarak görmeye ve suçluyu ödüllendirip, mazlumu cezalandırmaya devam ettiği sürece, Ada’da adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme ulaşılmasının mümkün olmayacağına dikkat çekilerek, şunlar kaydedildi:

“Bu nedenle, bu tür kararların bizim için bir anlam ve değeri yoktur. Güvenlik Konseyi’ni ve uluslararası toplumu Ada’daki statükoya hizmet etmeye değil, gerçekler temelinde çözüme ulaşılmasına odaklanmaya davet ediyoruz.”

AA/

By admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir